2728- Soy akrabalığı sebebiyle[1] miras alanlar [yani nesebî vârisler] üç kısımdır:
1) Ölenin babası, annesi ve çocukları; çocuklarının ol-maması hâlinde ise, ne kadar aşağıya doğru inilirse inilsin çocuklarının çocuklarından ölüye daha yakın olanı. Bu tabakadan bir tek kişi var olduğu sürece [aşağıda zikredeceğimiz] ikinci tabakadan kimse miras almaz.
2) İster baba tarafından olsun, ister anne tarafından, ölenin dedesi, ninesi, kız kardeşi ile erkek kardeşi; dedenin olmaması durumunda ise, ne kadar yukarıya doğru çıkılırsa çıkılsın, onun babası; ninenin olmaması durumunda ise, yine ne kadar yukarıya doğru çıkılırsa çıkılsın, onun annesi; kız kardeş ile erkek kardeşin olmaması durumunda ise, ne kadar aşağıya doğru inilirse inilsin, çocukları. Bu gruptan bir tek kişi var olduğu sürece üçüncü tabakadan kimse miras almaz.
3) Ne kadar yukarıya doğru çıkılırsa çıkılsın amca, hala, dayı teyze ve ne kadar aşağıya doğru inilirse inilsin onların çocukları. Ancak, ölenin amca, hala, dayı ve teyzesinden bir kişi sağ olduğu müddetçe, onların çocukları miras almazlar. Ama ölenin yalnız baba tarafından olan amcası ile hem anne, hem de baba tarafından olan amcası oğlu olur ve bunlardan başka da vârisi olmazsa, miras, anne ve baba tarafından olan amcası oğluna verilir; baba tarafından olan amca ise miras almaz.
2729- Eğer ölenin kendi amca, hala, dayı ve teyzesi, onların çocukları ve çocuklarının çocukları olmazsa, baba ve annesinin amca, hala, dayı ve teyzesi miras alırlar. Eğer bunlar da olmazsa, miras onların çocuklarına verilir. Şayet bunlar da olmazsa, büyük baba ve büyük annenin amca, hala, dayı ve teyzesi, bunlar da olmadığı takdirde, çocukları miras alırlar.
2730- Karı ve koca, daha sonra [2770. hükümde] açıklanacağı üzere, birbirlerinden miras alırlar.
2731- Eğer ölen kimsenin vârisi sadece baba, anne, oğul veya kız gibi birinci dereceden bir kişi olursa, ölenin bütün malı ona geçer. Şayet bu dereceden olan vârisler sadece birkaç oğlan veya birkaç kız olursa, malın tamamı onların arasında eşit bir şekilde taksim edilir. Ancak, ölenin vârisi bir kız ile bir oğlu olursa, mal üç kısma ayrılır; iki parçası oğluna, bir parçası da kızına verilir. Eğer birkaç kız ile birkaç oğlan olursa, miras olarak kalan mal, bir oğlana bir kızın iki misli düşecek şekilde taksim edilir.
2732- Eğer ölenin vârisi yalnızca anne ve babası olursa, mal üç kısma ayrılır ve onun iki kısmı babaya, bir kısmı da anneye verilir. Ama ölenin iki erkek kardeşi ya da dört kız kardeşi veya bir erkek kardeşi ile iki kız kardeşi olur ve onların hepsi ölenin babasının çocukları olursa, yani onların babası ölenin de babası ise, ister bunların anneleri ölenin annesiyle bir olsun veya olmasın, ölenin anne ve babası olduğu müddetçe miras almasalar da bunların olmasıyla anne sadece malın altıda birini alır; geri kalanı babaya verilir.
2733- Ölenin vârisi yalnızca annesi, babası ve bir kızı olur ve bunların yanında ölenin baba tarafından iki erkek kardeşi veya dört kız kardeşi ya da bir erkek kardeşiyle iki kız kardeşi olmazsa, tereke beş kısma bölünür; anne ile babaya birer pay, kıza ise arta kalan üç pay verilir. Ama eğer anne, baba ve kızla birlikte ölenin baba tarafından iki erkek kardeşi veyahut dört kız kardeşi ya da bir erkek ile iki kız kardeşi de olursa, tereke altı kısma bölünerek anne ve babaya birer pay, kıza ise üç pay verilir. Daha sonra arta kalan bir pay da dört parçaya ayrılır; onun bir parçasını baba ve üç parçasını da kız alır. Meselâ, tereke 24 parçaya bölünürse, onun 15 kısmının kıza, 5 kısmının babaya ve 4 kısmının da anneye verilmesi gerekir.
2734- Eğer ölenin vârisi annesi, babası ve bir de oğlu olursa, terekeyi altı kısma ayırırlar; anne ile baba birer pay ve oğul dört pay alır. Eğer birkaç oğul ya da birkaç kız olurlarsa, bölünen dört kısmı aralarında eşit bir şekilde pay ederler. Eğer oğlan ve kız olurlarsa, bir oğlana bir kızın iki katı düşecek şekilde o dört kısmı aralarında taksim ederler.
2735- Ölenin vârisi yalnızca babayla bir oğul veya anneyle bir oğul olursa, tereke altı kısma ayrılır; bir kısmı ba-baya veya anneye, beş kısmı ise oğla verilir.
2736- Eğer ölen kimsenin vârisi oğlu ve kızıyla birlikte anne veya babası olursa, terekeyi altı kısma ayırırlar; o-nun bir kısmını anne veya babaya verdikten sonra, geri kalan kısmını oğlana kızın iki misli düşecek şekilde taksim ederler.
2737- Ölenin vârisi sadece babayla bir kız veya anneyle bir kız olursa, tereke dört kısma ayrılır; onun bir kısmını anne veya baba, kalanını ise kız alır.
2738- Eğer ölenin vârisi babayla birkaç kız veya anneyle birkaç kız olursa, tereke beş kısma bölünür; onun bir kısmı anne veya babaya verilir, kalan dört kısım da eşit olarak kızların arasında pay edilir.
2739- Ölenin miras alacak kendi çocuğu olmaz, [ama onun oğlundan ve kızından olan torunu olursa,] oğlundan olan torunu -kız olsa bile- ölenin oğlunun payını alır; kızından olan torunu ise -erkek olsa bile-kızının payını alır. Örneğin, ölenin kızından bir erkek ve oğlundan da bir kız torunu olursa, terekeyi üç kısma ayırırlar; bir payını kızından olan erkek torununa ve iki payını da oğlundan olan kız torununa verirler.
2740- Akrabalık nedeniyle miras alan kimselerden ikinci grup, dede, yani büyük baba, nine yani büyük anne ile ölenin kız ve erkek kardeşleridir. Eğer erkek ve kız kardeşleri olmazsa, onların çocukları miras alırlar.
2741- Eğer ölenin vârisi, yalnızca bir erkek kardeş veya bir kız kardeş olursa malın hepsini alır. Vârisler, anne ve baba tarafından birkaç erkek kardeş veyahut anne ve baba tarafından birkaç kız kardeş olursa, tereke onların arasında eşit bir şekilde taksim edilir. Fakat anne ve babadan olan kız ve erkek kardeşler beraberce ölen kimsenin vârisleri olurlarsa, her erkek kardeşe bir kız kardeşin iki misli verilir. Meselâ vâris, anne ve babadan olan iki erkek kardeşle bir kız kardeş olursa, tereke beş kısma ayrılır; erkek kardeşlerden her biri iki hisse ve kız kardeş de bir hisse alır.
2742- Ölenin aynı anne ve babadan erkek ve kız kar-deşi olunca, aynı babadan ve ölenle farklı analardan olan erkek ve kız kardeşler artık miras almazlar. Eğer ölenin anne ve babası bir olan erkek ve kız kardeşleri olmaz, yalnızca aynı babadan olan bir kız kardeşi veya erkek kardeşi olursa, terekenin tamamı ona düşer. Şayet aynı babadan birkaç erkek kardeşi veya birkaç kız kardeşi olursa, tereke onların arasında eşit bir şekilde taksim edilir. Eğer aynı babadan hem erkek kardeşi, hem de kız kardeşi olursa, erkek kardeşlerin her biri kız kardeşin payının iki mislini alır.
2743- Eğer ölen kimsenin vârisi, anne tarafından bir kız kardeş veya bir erkek kardeş olur ve ölenle babaları farklı olursa, terekenin tamamı ona verilir. Şayet anne tarafından birkaç kız kardeş veya birkaç erkek kardeş veya birkaç erkek ve kız kardeş olursa, tereke onların arasında eşit bir şekilde paylaşılır.
2744- Ölen kimsenin aynı anne ve babadan erkek ve kız kardeşi ile aynı babadan erkek ve kız kardeşi ve aynı anneden bir erkek veya bir kız kardeşi olursa, aynı babadan olan erkek ve kız kardeşi miras almazlar; tereke altı kısma ayrılır ve onun bir payı aynı anneden olan erkek veya kız kardeşe, geri kalanı ise erkek kardeşin kız kardeşten iki kat fazla alması şartıyla anne ve babası aynı olan erkek ve kız kardeşlere verilir.
2745- Eğer ölen kimsenin vârisi anne ve babası bir olan erkek ve kız kardeşleri, annesi tarafından olan erkek ve kız kardeşleri ile babası tarafından olan erkek ve kız kardeşleri olursa, ölen kimseyle bir babadan olan erkek ve kız kardeşler miras almazlar. Bu durumda tereke üç kısma ayrılır; bir kısmı anne tarafından olan erkek ve kız kardeşler arasında eşit olarak taksim edilir, geri kalan kısım ise, ölenle anne ve babası bir olan erkek kardeş ile kız kardeşe verilir, ki her erkek kardeş kız kardeşin iki mislini alır.
2746- Ölen kimsenin vârisi, baba tarafından kız ve erkek kardeş ile anne tarafından bir kız kardeş veya bir erkek kardeş olursa, tereke altı kısma ayrılır; onun bir payı anne tarafından olan erkek veya kız kardeşe düşer, geriye kalanı ise baba tarafından olan erkek ve kız kardeşe verilir, ki her erkek kardeş kız kardeşin iki katı pay alır.
2747- Ölen kimsenin vârisi yalnızca baba tarafından olan erkek ve kız kardeşle anne tarafından olan birkaç erkek ve kız kardeş olursa, tereke üç kısma bölünür; onun bir kısmı anne tarafından olan erkek ve kız kardeşe verilerek eşit bir şekilde aralarında pay edilir; geri kalan kısım ise, baba tarafından olan erkek ve kız kardeşe verilir ve her erkek kardeş kız kardeşin iki mislini alır.
2748- Eğer ölen kimsenin vârisi, erkek kardeşi, kız kardeşi ve bir de karısı olursa, karısı kendi mirasını "Karı ve kocanın mirası" bahsinde açıklanacağı üzere alır. Erkek ve kız kardeş de kendi miraslarını, geçen hükümlerde izah edildiği şekilde alırlar.
Yine, miras bırakan kimse kadın olur ve mirasçısı da erkek ve kız kardeşiyle kocası olursa, koca malın yarısını alır; erkek ve kız kardeş ise, önceki hükümlerde belirtildiği gibi kendilerine düşen mirası alırlar. Karının veya kocanın miras alması nedeniyle ölenin anne tarafından olan erkek kardeşiyle kız kardeşinin hissesinden bir şey eksilmez; ama anne ve baba tarafından olan erkek ve kız kardeşle sadece baba tarafından olan erkek ve kız kardeşin hissesi azalır.
Meselâ, ölen kimsenin vârisi kocası, aynı anneden olan erkek ve kız kardeşi ile aynı anne ve babadan olan erkek ve kız kardeşi olursa, malın yarısı kocaya düşer; asıl malın üçte biri anneden olan erkek kardeşle kız kardeşe verilir, geri kalan kısım ise, aynı anne ve babadan olan erkek ve kız kardeşlere ait olur. Örneğin, ölen kadının bütün malvarlığı altı lira olursa, onun üç lirası kocasına, iki lirası aynı anneden olan erkek ve kız kardeşlere, bir lirası da aynı anne ve babadan olan erkek ve kız kardeşlere verilir.
2749- Eğer ölenin erkek ve kız kardeşi olmazsa, miras payları onların çocuklarına verilir. Ancak, anne tarafından olan erkek ve kız kardeşin çocukları, verilen mirası aralarında eşit olarak paylaşırlar. Baba tarafından veya baba ve anne tarafından olan erkek ve kız kardeşinin çocuklarına düşen miktardan, erkeklere kızların iki misli verilir.
2750- Ölen kimsenin vârisi yalnızca büyükbaba veya büyükanne olursa, -ister baba tarafından olsun, ister anne tarafından- mirasın hepsi ona kalır. Ölen kimsenin büyükbabası varken de büyükbabanın babasına miras düşmez.
2751- Ölen kimsenin vârisi yalnızca babasının babası ve babaannesi olursa, tereke üçe ayrılır; iki parçası dedeye, bir parçası da babaanneye verilir. Ancak, ölenin vârisi annesinin babası ile anneannesi olursa, malı aralarında eşit o-larak taksim ederler.
2752- Eğer ölen kimsenin vârisi yalnızca babasının ba-bası veya babaannesi ile annesinin babası veya anneannesi olursa, tereke üç kısma ayrılır; iki hissesi ölenin babasının babasına veya babaannesine, bir hissesi ise annesinin annesi veya anneannesine verilir.
2753- Ölen kimsenin vârisi babasının babası ile babaannesi ve bir de annesinin babasıyla anneannesi olursa, tereke üç kısma ayrılır. Onun bir hissesini annesinin babası ile anneanne kendi aralarında eşit bir şekilde taksim ederler. Kalan iki hisse ise babanın babasıyla babaanneye verilir ama babanın babası, babaannenin aldığının iki katını alır.
2754- Ölen kimsenin vârisi karısı, babasının babası ile babaannesi ve annesinin babasıyla anneannesi olursa, karısı daha sonra "Karı ve Kocanın Mirası" bahsinde açıklanacağı şekilde kendisine düşen mirası alır. Asıl malın üçte biri de annenin babasıyla anneanneye verilir ve onlar bunu kendi aralarında eşit bir şekilde paylaşırlar. Terekenin geri kalan kısmı ise babanın babası ile babaanneye verilir ve büyükbaba babaannenin aldığının iki mislini alır. Şayet ölenin vârisi kocası ile büyükbaba ve büyükannesi olursa, kocasına terekenin yarısı verilir, büyükbaba ve büyükanne de önceki hükümlerde belirtildiği şekilde kendilerine düşen mirası alırlar.
2755- Ölen kimsenin üçüncü dereceden vârisi olanlar amca, hala, dayı, teyze ve onların çocuklarıdır. Açıklamaları önceki hükümlerde beyan edildiği gibi, eğer birinci ve ikinci dereceden herhangi bir vâris bulunmazsa, ölüden kalan terekeye bunlar vâris olurlar.
2756- Eğer ölen kimsenin vârisi yalnızca bir amca veya bir hala olursa, ister baba ve anne tarafından yani ölenin babasıyla aynı anne ve babadan olsun, ister baba veyahut anne tarafından olsun, bütün mal ona kalır. Eğer birkaç amca veya birkaç hala olur ve hepsi de anne ve baba tarafından ve ya hepsi sadece baba tarafından olursa, tereke onların arasında eşit bir şekilde taksim edilir. Eğer amca ile hala olursa, ister anne ve baba tarafından olsun, isterse yalnızca baba tarafından olsun, amcaya halanın aldığının iki misli verilir. Meselâ, ölenin vârisi iki amca ve bir hala olursa, tereke beş kısma ayrılıp, bir hissesi halaya verilirken geri kalan diğer dört hisse ise, amcaların arasında eşit bir şekilde taksim edilir.
2757- Ölen kimsenin vârisi yalnızca anne tarafından birkaç hala veya yalnızca bir kaç amca olursa, tereke onların arasında eşit bir şekilde taksim edilir. Ama eğer yalnızca anne tarafından birkaç amca ile birkaç hala olursa, farz ihtiyat gereği miras üzerinde birbirleriyle sulh yapmaları, anlaşmaları gerekir.
2758- Eğer ölen kimsenin vârisi, bazısı anne, bazısı baba ve bazısı da anne ve baba tarafından olan amca ve hala olursa, baba tarafından olan amca ve hala miras almazlar. Şayet ölenin anne tarafından bir amcası veya bir halası olursa, terekeyi altı kısma ayırırlar, bir payını anne tarafından olan amca veya halaya, kalanını ise anne ve baba tarafından olan amca ve halaya verirler. Tabi ki, anne ve baba tarafından olan amca, anne ve baba tarafından olan halanın iki katı hisse alır.
Eğer anne tarafından hem amcası hem de halası olursa, terekeyi üç kısma ayırırlar; iki payını anne ve baba tarafından olan amca ve halaya verirler, ki amcanın hissesi halanın iki katı olmalıdır. Daha sonra malın geri kalan bir payını da anne tarafından olan amca ve halaya verirler. Ancak farz ihtiyat gereği, bölüşürken aralarında sulh yapmaları gerekir.
2759- Eğer ölen kimsenin vârisi, yalnızca bir dayı veya bir teyze olursa, bütün mal ona verilir. Eğer hepsi de anne ve baba tarafından veya anne tarafından veya baba tarafından olan hem dayı ve hem teyze olurlarsa, tereke aralarında eşit bir şekilde taksim edilir. Fakat [farz] ihtiyat gereği malı bölüşürken aralarında sulh yapmaları gerekir.
2760- Ölen kimsenin vârisi, hem anne tarafından bir dayı veya bir teyze hem anne ve baba tarafından dayı ve teyze hem de baba tarafından dayı ve teyze olursa, baba tarafından olan dayı ve teyze miras almaz; terekeyi altı kısma ayırırlar, ki bunun bir kısmını anne tarafından olan dayı veya teyzeye, geri kalanını da aralarında eşit bir şekilde taksim etmek üzere anne ve baba tarafından olan dayı ve teyzeye verirler.
2761- Ölen kimsenin vârisi yalnızca baba tarafından olan dayı ve teyzesi, anne tarafından olan dayı ve teyzesi ve anne ve baba tarafından olan dayı ve teyzesi olursa, baba tarafından olan dayı ve teyzesi miras almazlar; tereke üç kısma ayrılır, aralarında eşit bir şekilde taksim etmek şartıyla bir payı anne tarafından olan dayı ve teyzeye, geri kalan kısmı ise aralarında eşit bir şekilde paylaşmaları için anne ve baba tarafından olan dayı ve teyzeye verilir.
2762- Eğer ölen kimsenin vârisi bir tek dayı veya teyze ile bir tek amca veya hala olursa, terekeyi üç kısma ayırırlar; bir payı dayı veya teyzeye, kalan kısmı ise amca veya halaya düşer.
2763- Ölen kimsenin vârisi bir dayı veya bir teyze ile amca ve hala olursa, eğer amca ve hala, anne ve baba tarafından veya sadece baba tarafından olurlarsa, tereke üç kısma ayrılır; bir kısmını dayı veya teyze alır, geri kalan iki kısım ise üçe bölünerek iki payı amcaya, bir payı da halaya verilir. Dolayısıyla, terekeyi dokuz kısma ayırırlarsa, dayı veya teyzeye üç pay, amcaya dört pay ve halaya da iki pay verilir.
2764- Eğer ölen kimsenin vârisi bir dayı veya bir teyze ve anne tarafından bir amca veya bir hala ile anne ve baba tarafından veya sadece baba tarafından olan amca ve hala olursa, tereke üç kısma ayrılır; onun bir kısmı dayı veya teyzeye verildikten sonra, geriye kalan iki hisse tekrar altı kısma bölünür; bir payı anne tarafından olan amca veya halaya, geri kalanını da baba tarafından veya anne ve baba tarafından olan amca ve halaya verilir ki amca, halanın aldığının iki katı alır. Buna göre eğer terekeyi dokuz parçaya ayırırlarsa, üç payını dayı veya teyzeye, bir payını anne tarafından olan amca veya halaya, geriye kalan beş payını da baba tarafından veya anne ve baba tarafından olan amca ve halaya verirler.
2765- Eğer ölen kimsenin vârisi bir dayı veya bir teyze ve anne tarafından amca ve halayla anne ve baba tarafından veyahut yalnız baba tarafından amca ve hala olursa, terekeyi üç kısma ayırırlar; onun bir kısmı dayı veya teyzeye düşer, geriye kalan iki kısmı ise üçe ayırırlar; bir payını anne tarafından olan amca ve halaya verirler ki bunlar, farz ihtiyat gereği aralarında sulh yapmalıdırlar. Geriye kalan iki payı da baba ve anne tarafından veya sadece baba tarafından olan amca ve hala arasında, amca halanın iki katı alacak şekilde taksim ederler. Örneğin, eğer tereke dokuz kısma ayrılırsa, onun üç kısmı teyze veya dayının, iki kısmı anne tarafından olan amca ve halanın ve dört kısmı da baba ve anne tarafından veya yalnızca baba tarafından olan amca ve halanın payıdır.
2766- Eğer ölen kimsenin vârisi hem anne veya baba veyahut anne ve baba tarafından olan birkaç dayı ve birkaç teyze, hem de amca ve hala olursa, tereke üç paya ayrılır; onun iki payı önceki hükümde izah edildiği üzere kendi aralarında bölmeleri için amca ve halaya verilir, bir payı da dayılarla teyzeler arasında eşit bir şekilde taksim edilir.
2767- Eğer ölen kimsenin vârisi, anne tarafından dayı veya teyze ve baba tarafından veya anne ve baba tarafından birkaç dayı ve teyze ile amca ve hala olursa, tereke üç pay edilir; iki payını önceden belirtildiği gibi amca ve hala aralarında taksim ederler. Bu durumda eğer ölen kimsenin anne tarafından bir dayısı veya bir teyzesi olursa, onun geriye kalan bir payını altı kısma ayırırlar ve bir kısmını anne tarafından olan dayı veya teyzeye, geri kalanını baba tarafından veya anne ve baba tarafından olan dayı ve teyzeye verirler ve bunların hepsi aralarında eşit şekilde paylaşırlar. Ama eğer anne tarafından birkaç dayı veya teyze veyahut anne tarafından hem dayı hem de teyze olursa, o tek payı üç kısma ayırırlar; bir kısmı eşit bir şekilde anne tarafından olan dayılar ve teyzeler arasında paylaşılır, geriye kalanı da aralarında eşit şekilde bölüşmek üzere baba tarafından veya anne ve baba tarafından olan dayı ve teyzeye verilir.
2768- Eğer ölen kimsenin amca, hala, dayı ve teyzesi olmazsa, amca ve halaya düşen pay onların çocuklarına, dayı ve teyzeye düşen pay da onların çocuklarına verilir.
2769- Ölen kimsenin vârisi, babasının amca, hala, dayı ve teyzesi ile annesinin amca, hala, dayı ve teyzesi olursa, tereke üç kısma ayrılır; bir payı ölenin annesinin amca, hala, dayı ve teyzesine eşit bir şekilde verilir; ama farz ihtiyat gereği ölenin annesinin anne tarafından olan amca ve halasının kendi aralarında sulh yapmaları gerekir. Geriye kalan iki payı ise üç kısma ayırırlar; onun bir kısmını ölenin babasının dayı ve teyzesi aralarında eşit bir şekilde taksim ederler, geriye kalan iki kısmı da ölenin babasının amca ve halasına verilir ve amca halanın iki katı alır.
2770- Çocuğu olmayan [evli] bir kadın ölürse, miras olarak bıraktığı bütün malvarlığının yarısı kocasına, geri kalan bölümü ise diğer vârislere verilir. Ancak kadının, bu kocasından veya başka bir kocasından çocuğu olursa, malın dörtte birini koca, geri kalanı da diğer vârisleri alır.
2771- Ölen bir [evli] erkeğin evladı olmadığı taktirde, terekesinin dörtte birini karısı, geriye kalanı da diğer vârisleri alır. Eğer o kadından veya başka bir kadından evladı olursa, terekenin sekizde biri karısına, geriye kalanı da diğer vârislere verilir. Kadın, kocasının taşınabilir bütün mallarından miras alır; ama arazi ve kıymetinden miras almaz. Yine bina ve ağaç gibi toprak üzerindeki şeylerin kendilerinden miras almaz; ama onların kıymetinden miras alır.
2772- Kadın, miras almadığı bir şeyi kullanmak isterse, diğer mirasçılardan izin almalıdır. Bunun gibi mirasçılar kadının payını vermedikçe, farz ihtiyat gereği kıymetinden miras aldığı bina ve benzeri şeylerde kadının izni olmaksızın tasarruf etmemeleri gerekir. Dolayısıyla, kadının hissesini vermeden bunlar satılacak olursa, bu muamele ancak kadının satışa izin vermesi durumunda sahihtir; aksi hâlde muamele, kadının hissesi oranında batıldır.
2773- Bina, ağaç ve benzeri şeylerin kıymetini belirlemek istediklerinde, şöyle bir yöntem uygulamaları gerekir: Yok olana kadar bunların arazide kirasız olarak kalmasının değeri ne kadar olur? diyerek hesaplayıp, kadının hissesini o kıymet üzerinden vermelidirler.
2774- Su kanalları ve benzerleri, arazi hükmündedir. [Dolayısıyla kadın onlardan miras almaz.] Orada kullanılmış tuğla ve benzeri şeyler ise, bina hükmündedir [ve kadın ancak onun kıymetinden miras alır].
2775- Birden fazla karısı olan kimse ölürse, çocuğu olmadığı takdirde malın dörtte biri, çocuğu olduğu takdirde ise, -ölen koca onların hiçbirisiyle veya bazısıyla cinsel temasta bulunmasa bile- malın sekizde biri, önceki hükümlerde açıklanan şekliyle nikâhladığı karılar arasında eşit oranla taksim edilir. Ama ölümü ile sonuçlanan hastalığında nikâhladığı ve cinsel ilişki kurmadığı bir kadın olursa, o kadının miras hakkı olmadığı gibi mihr alma hakkı da yoktur.
2776- Bir kadın, hastalık hâlinde kocaya gider ve o has-talık nedeniyle de ölürse, kocası onula cinsel ilişki kurmamış olsa bile ondan miras alır.
2777- Talâk ile ilgili hükümlerde açıklandığı şekilde ric'î talâkla boşanan bir kadın, iddet beklediği bir dönemde ölürse, kocası ondan miras alır. Bunun gibi eğer koca, kadının iddet beklediği sırada ölürse, kadın ondan miras alır. A-ma ric'î talâkın iddeti bittikten sonra veya bâin talâkın iddeti içerisinde eşlerden biri ölürse, diğeri ondan miras almaz.
2778- Hastalık hâlindeyken karısını boşayan ve on iki kamerî ay geçmeden önce de ölen kocadan, kadın üç şartla miras alır:
1) Bu müddet içerisinde başka bir kocaya gitmemişse.
2) Kocasına meyli olmadığından dolayı kendisini boşaması için kocasına bir mal vermemişse. Hatta kocasına bir şey vermemiş olduğu hâlde boşanma talebi kadından olursa, yine de miras alması sakıncalıdır.
3) Hastalık hâlindeyken karısını boşayan koca, o hastalıktan veya başka bir sebepten dolayı ölürse. Ama eğer o hastalığı iyi olur da başka bir sebepten dolayı ölürse, kadın ondan miras almaz.
2779- Kocanın, karısının giymesi için almış olduğu elbise, kadın onu giymiş olsa bile, kocasının ölümünden sonra terekeden sayılır, [vârislerin onlardan da miras alma hakkı vardır.]
2780- Vefat eden kimsenin Kur'ân'ı, yüzüğü, kılıcı, giy-diği veya giymek için aldığı ve diktiği elbise kullanılmamış olsa bile, sadece büyük oğluna verilir. Şayet ölenin kullandığı veya kullanmak için aldığı bu dört şeyin birinden birden fazla, örneğin iki Kur'ân'ı veya iki yüzüğü olursa, onlar da büyük oğlunun malıdır.
2781- Ölen kimsenin iki büyük oğlu örneğin, iki ayrı eşinden aynı anda doğan iki erkek çocuğu olursa, Kur'ân, kılıç, yüzük ve elbisesi onların arasında eşit bir şekilde pay-laşılmalıdır.
2782- Ölen kimsenin borcu olur, bu borcu da terekesi kadar veya daha fazla olursa, önceki hükümde belirtilen ve büyük oğla verilmesi gereken dört şey de onun borcuna verilir. Eğer borcu malından az olursa, farz ihtiyat gereği büyük oğla düşen o dört şey, oranla ölenin borcuna verilmelidir. Meselâ, otuz liralık borcu olan kimsenin bıraktığı malvarlığının değeri altmış lira olur ve büyük oğla verilmesi gereken şeylerin değeri de yirmi lirayı bulursa, farz ihtiyat gereği [ölenin borcu malının yarısı olduğundan dolayı] borcun on lirasını büyük oğlanın vermesi gerekir.
2783- Müslüman bir kimse, kâfir birinden miras alabilir; ama kâfir biri ölenin babası veya oğlu olsa bile, Müslüman birinden miras alamaz.
2784- Kendi akrabalarından birisini kasten ve haksız yere öldüren kimse, ondan miras almaz. Ama eğer yanlışlık üzere örneğin, havaya attığı taşın tesadüfen akrabasından birine isabet etmesi sonucu onu öldürürse, ondan miras alır, fakat katl bedeli olarak vereceği diyetten miras alamaz.
2785- Mirasın taksim edilmek istendiği sırada ölen kim-senin anne karnında bir çocuğu olur ve onun olduğu dereceden ölenin babası, annesi ve çocuğu gibi başka vârisi de bulunursa, anne karnında olan bu çocuk ancak, canlı olarak dünyaya geldiğinde miras alır. Dolayısıyla bunun için, iki erkek çocuğun hissesini ayırırlar. Şayet anne karnındaki ceninin birden çok örneğin, kadının üç çocuğa hamile olduğu ihtimali verilirse, üç erkek çocuğun hissesi bir kenara koyulur; dünyaya geldiklerinde eğer biri erkek, biri de kız olursa, [bunlar için verilmesi gereken miras miktarı çıkıldıktan sonra] artan kısım diğer mirasçıların arasında taksim edilir.
[1]- [Doğum sebebiyle olan her türlü nesebî bağlantıdır.]